Sözler ve Replikler » Genel » Yaşar Kemal Sözleri

Yaşar Kemal Sözleri

Yaşar Kemal Sözleri

Türk Yazarlar / Yazar Sözleri Diğer;
A, B, C, D, E, F, G, H, I, J, K, L, M, N, O, P, R, S, T, U, V, W, Y, Z


  • Hayat, umutsuzlukdan umut yaratmaktır.
  • İnsan, düşleri öldüğü gün ölür.
  • El eli yıkar, elde döner yüzü yıkar.
  • Düşünmek en küçük anlamda, var olmak demektir.
  • İnsan, evrende gölgesi kadar değil, yüreği kadar yer kaplar.
  • Demir olsam çürürdüm, toprak oldumda dayandım.

  • İnsan çürümedikçe, şiir çürümez.
  • Dünyanın bütün kötülüklerine baş kaldır, bazen senin iyiliğin başkasının kötülüğüne de olabilir. Kendi iyiliğine de baş kaldır.
  • O iyi insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık.
  • Zulmün artsın ki çabuk zeval bulasın. Anadoluda zalimler için böyle derler.
  • Türküler tıpkı kırk bin yıl su altında kalmış, yıkanmış, cilalanmış çakıl taşı gibidir.
  • O iyi insanlar, o güzel atlara bindiler ve çekip gittiler.
  • Sen aleviyle yakan bir güneş ki şahane. Ben ışığa ulaşmaya çalışan bir pervane…
  • Günün birinde İstanbul’un tarihi yazılırsa, kuş satıcılarından mutlaka bahsedilmesi gerekir, onlar olmadan İstanbul’un tarihi çok yavan olur.
  • O insana güvenmeyen, bu insana güvenmeyen, her insanda bir kötülük gören, insanı insan saymayan insan değil piçtir yavrum.
  • Yalnız duyan yaşar sözü derler ki doğrudur; “Yalnız duyan çeker”derim en doğru söz budur…
  • Dünya onbinlerce çiçekli bir kültür bahçesidir; her çiçeğin ayrı bir rengi ve kokusu vardır. Bir çiçeğin koparılması bir rengin, bir kokunun yok olmasıdır. Tek dile, tek renge kalmış bir dünya hapı yutmuştur.
  • Eğer bir insanda azıcık insanlık varsa yalan söylemez. Dedikodu yapmaz. Dedikoduyla bir insanı vurmak, küçültmek insanlıktan çıkmış, bozulmuş, çürümüş, elinden hiçbir şey gelmeyen, elinden hiçbir şey gelmediğini kabul edecek kadar düşkünlemiş bir insanın karıdır. Bu duruma gelmiş bir insanı karşına almak onun durumuna düşmek olur.

  • Küreselleşme ‘tek tip insan’ yetiştiriyor bugün. Oysa dünya on binlerce çiçekli bir kültür bahçesidir; her çiçeğin ayrı bir rengi ve kokusu vardır. Bir çiçeğin koparılması bir rengin, bir kokunun yok olmasıdır. Tek dile, tek renge kalmış bir dünya hapı yutmuştur”. Bu felâketin önlenmesi için ‘demokrasi’den başka çare de yok.
  • Bir yazarın sorunu yalnızca umut vermek değildir. İnsanların yaşadığı derin ve birbirinden farklı sorunlar vardır. Onun için bir yazar insanların macerasını çok iyi bilmelidir. Ancak insanların macerasını çok iyi bilen bir yazar iyi bir yazardır. Bu romanın bitişi yazara ait bir bitirmedir. Yazar böyle bitirmek istemiştir. İnsan çok zengindir, başka bir yazar başka türlü bitirecektir.
  • Gerillanın adını terörist koyduk. Bundan da bir umut bekledik. Sözcükler her zaman, her koşulda değişebilir ve bir gün işe yaramaz olur. Kendi halkıyla savaşan bir ülke olduk. Ey milliyetçi ırkçılarımız, dünyada bir tane dostumuz varsa, o da Irak Kürtleridir. Bir insana, bir halka ne yaparsanız yapın, ama onuruyla oynamayın. Bu benim gençliğimden bu yana dilimde pelesenk ettiğim bir sözümdür. Bizim yöneticiler bunun tersini yaptılar. Halka etmediklerini bırakmadılar. Yüreğim yanıyor bunları söylerken, ben bir yazarıyım çünkü bu halkın.

  • İlk okuduğum roman Alphonse Daudet’nin Le Petit Chose idi. Daudet’nin torununun Ceyhan’da bir çiftliği bir de küçük fabrikası vardı. Kitabı da Amasya’da bir öğretmen çevirmişti. Ondan sonra da Kerem ile Aslı’yı okudum. Beni ilk etkileyen kitap Don Kişot oldu. Onu okuduğumda on yedi yaşındaydım. Daha önce Don Kişot’tan parçaları bizim ilkokul kitabında okumuştum ama, işte öyle, pek ciddiye almamıştım. Don Kişot’u okuyunca yeni bir dünya buldum. Günlerce etkisinde kaldım. Cervantes bütün insanlığımı, yüreğimde sakladığım birçok gizi açıklamıştı. Bir karanlığa gömülmüş, sonra da içimde bir yücelme olmuştu.
  • Polise taş attıkları için çocuklar tutuklanıyor. Bugünkü yöneticiler işine gelmediği zaman çocukları da hapsediyor. Çocukları hapsetmesinler diye, ‘Çocuklar bu işlerle uğraşmayın’ demekten başka bir şey gelmiyor elimden. Ayıp oluyor bu da çok; çocukları küçümsemek oluyor. Benim için çocuk, çocuk değildir, bizim gibi insandır. Ben, ‘Çocuklar İnsandır’ diye de bir kitap yazdım. Çocukları, çocuk diye bunlar küçümsüyorlar, nefret ediyorum bundan. Çocuklar da küçük görünerek normal insan olamıyorlar. Doğal insan yetişmiyor çocuklar. Böyle bir dünyada savaş da durmuyor.

Yorum ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir