Sözler ve Replikler » Maksim Gorki, Maxim Gorky

Maksim Gorki, Maxim Gorky

Yoruldum; ayağımın değil, yüreğimin götürdüğü yerlere gitmekten. Sustum; dilimdekileri değil, yüreğimdekileri söyleyememekten .

Aşkı tanıyan bir kadın, asla aşktan azına razı olmaz ! Sahibi olamayacağı boş sevdalarda kiracı kalmaz .

Ateş karşısında bozulmayan altın, altın karşısında bozulmayan kadın, kadın karşısında bozulmayan erkek; kalitelidir.

Aldanma diye birşey yoktur ! Sadece biraz fazla güvenmek vardır. Ve İnsanı aldandığı değil, en çok güvendiği aldatır.

Huzur denilen o şeyin her santimine ihtiyacım var bu aralar. Bana biraz bahar gerekiyor. Çok üşüdüm .

Bir sürü dostunun içinde, elbet düşmanların olacak ama unutma ki, onca düşmanın içinde belki seni dostun vuracak.

Unutma! İnsanlar bilgi değil, avuntu isterler.

Bir kadının terbiyesi, birisiyle tartıştığı zaman belli olur.

Mutluluk elinizdeyken hep ufak görünür, ama bir kere bırakın ve birdenbire ne kadar büyük ve değerli olduğunu öğrenirsiniz.

Hayatta hiç kimseye tam anlamıyla güvenme! Unutma ki; beyaz gülün bile gölgesi siyahtır.

Hep ileriye giden insan ölüme giden insandır. Zaman zaman arkana dönüp bakmazsan yaşayamazsın.

Susuz çiçek açmaz, sevgisiz mutluluk olmaz.

İnsanı en çok acıtan şey; Birine ‘hayatını’ hediye etmişken, O kişinin ‘kendini’ başkasına hediye etmesidir.

Aslında bir insanın gözyaşı, gülüşünden daha samimi ve tatlıdır. Çünkü unutma, her gülüşün altında bir ihanet saklıdır.

İnsanlar birbirlerine egemen olmak isterler ama, kendi kendilerinin bile efendisi değillerdir.

Geçmişin arabalarıyla hiçbir yere gidemezsiniz.

Bilim aklın şiiridir; şiir de yüreğin bilimidir.

Büyük kalplere göre, Uzaktakiler daima yakındır.

Bütün insanların ruhları gridir. O yüzden hepsi biraz allık peşinde.

Herşey çok basit olunca hemen aptal oluverirsiniz.

Yaşam, insanların bastıramadıkları daha iyiye ulaşma istekleri yüzünden hep yeterince kötü olacaktır.

Yaşlanmak, iş yerinizde sizi sevmeyen bir arkadaşınızın olması gibi.

Söylenmesi gereken bir şey, her zaman çekinmeden söylenmelidir. Bir bebeğin mamasına azar azar bakır katarsanız, kemiklerin gelişmesi durur ve cocok cüce kalır. Aynı şekilde bir insanı altınla zehirlerseniz, o adamın ruhu küçülür, solar, renksizleşir, on paralık lastik top gibi.

Toplum! İşte en çok nefret ettiğim şey! O, durmadan benliğimizin verebileceğinden fazlasını istiyor bizden. Ama kendimizi doğru dürüst yetiştirebilmek için gerekli şartları hazırlamıyor. Önümüze engeller koyuyor…

Ölümü ölümle onarmalıyız. Bunun için insanları diriltmek için ölmek gerek. Binlerce insan ölmeli ki milyonlarcası yerine gelsin. Ölüm zor bir şey değil,pek kolay. Yeter ki ötekiler can bulsun,bellerini doğrultsun…