Sözler ve Replikler » Özlü Sözler » Ahmet Kaya Sözleri

Ahmet Kaya Sözleri

Ahmet Kaya Sözleri olarak sevenleri tarafından Güzel Sözleri aranmaktadır. Sizler için derlediğimiz, değerlerimiz arasında olan ve yıllardır hizmet vermiş olduğumuz gerektiğinde özel olarak seçip güncellediğimiz Ahmet Kaya’nın direk ağzından çıkan sözleri bulabilirsiniz. Bizimle kalın ❤️

Ahmet Kaya; “Arka cebimde iki metrelik kefenim duruyor. Her an hazır ve nazır. Ölürsem, hayatımda istediğim tek bir şey var. Asla bu ülkeyi sevmiyor demesinler, asla yani. Ben Edirne`den Ardahan`a kadar bu ülkeyi çok sevdim.

Ahmet Kaya Sözleri

Biz bu ülkeyi karşılıksız sevdik.

Deniz çok uzaktaydı ve dokunuyordu yalnızlık.


Siz benim nasıl yandığımı nereden bileceksiniz?

Dokunma bana fişlenirsin, dokunma bana ellerin tutuşur, dokunma bana çıldırırsın, dokunma bana sende yanarsın.

Pariste yazında kışında üşüdüm.

Bizi zaman yenecek ve anılar kalacak.

Sensiz isyan ettim her an dünyam kahır, dünyam zindan yine başım duman duman olmadan gel.

İhanetin zincirini tutan utansın. Dönüp arkasına bakan utansın. Dost diye bağrıma bastığım insanlar, arkamı dönünce vuran utansın.


Depremler oluyor beynimde..

Haykırsam duyamazsın. Çağırsam gelemezsin. Yürekten sevemezsin sen.

Söyle ay doğmadan, düşmesin yaş gözüme..

Sensiz geçmiyor bu günler biliyor musun. Yüreğine beni, beni soruyor musun? Öyle yalnız, yalnız kaldım biliyor musun, türküler söyledim sana duyuyor musun?

Ben giderim geri gelmem, benden sonra kalan kalır..

Suçu saz çalmakmış, öğrendiğim kadar..


Firarilerin uzmanı olmuşum, bütün telsizlerde adım okunur..

Bizi hasret saracak..

Bir ben kaldım, bir ben kaldım, tenhasında gecenin, avutulmamış ben..

Bu dağlara bu yollara, toz eyledi aşk beni. Ben yanarım aşk için, ben yanarım gül için.

Birazda sen ağla…

Ben klasik bir kadere teslim olmak istemiyorum ve öldükten sonra değil, şimdi anlaşılmak istiyorum.


Sen benim hiçbirşeyimsin.

Birde sen gitme…

Varsın böyle geçsin yabancı günler, varsın canımı yaksın yine yalnızlık. Seninle doluyken baktığım dünler, yıkar mı sandın beni bu yalancı ayrılık.

Ahmet Kaya Sözleri

Hani benim sevincim nerde?

Sanki gökten kar yerine kan yağıyor, kar altında üşümüş bir çocuk ağlıyor. Yaşlı gözleriyle bana bakıyor, akan gözyaşını içesim gelir.

Dostlukmuş.. Ölüme yürümekmiş.. Üstüne titremekmiş.. Vefaymış! Aşk dediğin, zavallı bir kapıyı duvara çarpıp çıkıncaya kadarmış!

Bu hasretlik kalır gitmez teninde! Eksilmez acılar ezik yüreğimde..

Bazen bir uçurum kalır, bazen de martıların ardından. Velvele koparan bir leş kalır, bir intihar gibi puşt olunca sevdalar.

Sırtını duvara yaslar, sırtını ağaca yaslar susarsın. Sen artık hiçbir sözü, hiçbir sözü kaldıramazsın.

Yanımdasın susuyorsun. Susuyor konuşmuyorsun. Bakıyor görmüyorsun. Dokunsan donacağım. İçimde intihar korkusu var. Bir gülsen ağlayacağım, bir gülsen kendimi bulacağım.

Geçip karşımda dursan. Hem bağırsan hem de kızsan. Beni kaleş/kaleşnikof ile vursan. Yine senin derdindeyim.

Hey gönül gene bu gece, kederim geceden yüce. Gel susalım beraberce, böyleymiş kara yazımız.

Bırak ay gitsin, sen kal bu gece..

Bana böylesi garip duygular bilmem neye gelir, nereye gider döndüm işte acı yüreğimden beynime sızar, Bu Günde Ölmedim Anne.

Dibine vurmuş gecelerden geldim. Yalanım yok. Bir cebimde küfür, bir cebimde çocuklara şekerle yaşadım. Hepinizin gurbetindeyim şimdi..

Şimdi saat yokluğunun belası, sensiz gelen sabaha günaydın..

Ah ne fayda ah ne fayda… Kefen beyaz ah ne fayda..

Tutsam şu karanlığı tutsam da yırtsam.

Ben derdimi kimseye söyleyemedim.

Sensiz geçmiyor bu günler biliyor musun..

Ahmet Kaya Sözleri

İki damla gözyaşımla satıldım pazarlarda, kırdılar yüreğimi kırdılar azarlarla, sürgünlere yolladılar sabah dörtte yağmurlarla; Ben yandım, siz yanmayın ALLAH aşkına..

Dedim ya, hiç yoktan susturuldu şarkımız..

Hesabım kalsın mahşere, elimi yıkar Giderim..

Dostum dostum güzel dostum. Bu ne beter çizgidir bu. Bu ne çıldırtan denge. Yaprak döker bir yanımız, bir yanımız bahar bahçe.

Gözüm yaşarıyor yüreğim yanıyor, olmasaydı sonumuz böyle..

Çeketimi yağmurlara astığımdan beri, tehlikeli şiirler yazar dünyaya sataşırım.

Sonbahar damlardı damlarımıza, biz seninle sararırdık. Aydınlanlansın diye şu kirli yüzler, biz durmadan şavaşırdık.

Saçlarına yıldız düşmüş koparma anne ağlama..

Birazdan kudurur deniz..

Kırmızı rujlu sokakların, aşağılık pazarlıkların, adı anılmayacak benle. Bir çiçeğim halk ormanında fışkırdım, başkaldırıyorum.

Söyle sen nerdesin, ben nerde..

Dibine vurmuş gecelerden geldim, yalanım yok. Bir cebimde küfür, bir cebimde çocuklara şekerle yaşadım. Hepinizin gurbetindeyim şimdi.

Artık sigarayı günde üç pakete çıkardım. Olsun gözüm olsun. Ne olacaksa olsun!

Bir kenar mahalleliyim mecburen uzaktan severim..

Sana boncuktan kuş yaptım konacak pencerene.

Söyle yağmur söyle. Değmeden yüreğime. Söyle gökyüzüne. O nerde..

Şimdi bütün iyi niyetlerimi, bir bir yargılayıp asıyorum..

Kısa çöp uzun çöpten hakkını alır elbette..

Ben hep uçurum kıyılarında dolaşmayı, hep rüzgara karşı koşmayı, uğultulu bir hayatın sesini ve öfkesini ciğerlerimde hissetmeyi, aşkı, devrimleri, başkaldırmayı, muhalif olmayı cesareti sevdim. Ve böyle yaşadım.

Ahmet Kaya Sözleri

Giden bu yolculardan, en çok ben şanssızım. Ne kadar çok yaşadıysam, o kadar çok yalnızım.

Acılardan arta kalan işte bu bakışlarmış. Buğu diye gözlerimde, gün batımı bulutlarmış..

Ağladım gözyaşlarım düştü ateşe, yine de bu yangını söndüremedim.

Yüzlerce soğuk namlu üzerime çevrildi, yüzlerce demir tetik aynı anda gerildi.

Dün gece gördüm düşümde, seni özledim anne. Gözlerinden akan bendim. Düştüm göğsüne, söyle canın yandımı anne..

Siz benim neden sustuğumu nerden bileceksiniz..

Acımasız olma şimdi bu kadar, dün gibi çekip gitme.

Bozar mı sandın acılar?

Sakin göllerin kuğusuyduk, olmasaydı sonumuz böyle.

Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettin, ki bu yaşlar utangaç boynunun kolyesi olsun..

Kokunu verirken vazomda güller, yıkar mı sandın beni bu yalancı ayrılık.

Dışarıda kar yağıyor, benim içime yağmur..

Beni bilimle anla iki gözüm felsefeyle anla ve tarihle yargıla.

Parmak uçlarına değen sıcaklık, incinen bir hayatın yarasıdır.

Bir menekşe kokusunda seni aramak var ya, bu hep böyle böyle gider mi.

Kendine iyi bak.. Beni düşünme.. Su akar yatağını bulur..

Firarilerin uzmanı olmuşum, bütün istasyonlarda afişim durur, beni bir çocuk bile vurur..

Giderim buralardan, giderim bir akşam üstü… Umurunda olmaz, umurunda olmaz, umurunda olmaz bilirim…

Yalnızlığım benim pasaklı kontesim, ne kadar rezil olursak o kadar iyi…

Ahmet Kaya 29 Ekim 1957’de Malatya’da doğmuştur. 80’ler ve 90’larda çıkarmış olduğu albümler ve yapmış olduğu konserler ile tanınmıştır. Annesi Türk’tür, babası Kürt kökenlidir. Ahmet Kaya 16 Kasım 2000 yılında Fransa’nın başkenti Paris’te ölmüştür. 

81 yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir